30 Eylül 2022

İstikamet: Elektrikli araçlar

Git gide daha çok popülerleşen elektrikli araçların ilk kez ne zaman yola çıktığını hiç merak ettiniz mi? Gelin zamanda bir yolculuğa çıkalım ve elektrikli araç fikrinin tarihin akışında nasıl evrildiğine birlikte tanık olalım.
 
Elektrikli araçlar her geçen gün ulaşımın sürdürülebilirliği açısından daha çok öne çıkıyor. Son zamanlarda trafikteki sayısı daha da artan ve giderek popülerleşen elektrikli araçların ilk kez ne zaman yola çıktığını hiç merak ettiniz mi? Gelin zamanda bir yolculuğa çıkalım ve elektrikli araç fikrinin tarihin akışında nasıl evrildiğine birlikte tanık olalım.
 
Elektrikli araçların tarihi
Çoğumuzu şaşırtsa da elektrikli araçların tarihi geleneksel yakıtlı olanlarınkiyle neredeyse paralel bir şekilde seyir ediyor. Tarihi 1835’lere dayanan elektrikli aracın ilk mucidi, Amerikalı demirci Thomas Davenport bir gün elektrikli bir motor geliştirmeye karar veriyor ve bunun için demir fabrikalarını ziyaret ediyor. Bu ziyaretlerin ardından iki elektromıknatıs, bir pivot ve bir bataryayla elektrikli aracın ilk örneği olan lokomotifi üretiyor. Davenport’un öncülüğünde başlayan elektrikli araç serüveni, ilerleyen dönemlerde yeni mucitler ve farklı tasarımlarla devam ediyor. 1837’de elektrikle çalışan ikinci lokomotif, İngiliz Kimyager Robert Davidson tarafından tasarlanıyor. Bu lokomotifin en can alıcı özelliğinin Davidson’un ürettiği galvenik pillerle çalışması olduğu belirtiliyor. Aynı tarihlerde New York’ta elektrikli araçların altın çağı yaşanıyor.
 
Elektrikli araçların geleceği
Tüm elektrikli araç kullanıcılarını aynı fikir etrafında birleştiren, bu araçların “kokusuz”, “gürültüsüz” ve “sarsıntısız yolculuklar” sunması oluyor. 21. yüzyılda elektrikli otomobilleri daha da iddialı kılan ise ulaşımın geleceğinin elektrikli araçlara bağlı düşünülmesi olarak öne çıkıyor. Çünkü ulaşımın geleceği enerji tüketimi, iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik konuları çerçevesinde şekilleniyor. Bu noktada otomobil şirketleri yatırımlarını elektrikli araçlara yöneltirken yeni araç almayı düşünenler tercihlerini elektrikli olanlardan yana tutmayı tercih edebiliyorlar.
 
İstatistikler ne söylüyor?
Bir araştırmaya göre 2022’de geçtiğimiz yıla kıyasla dünya genelinde elektrikli araç satın alımında yüzde 81 oranında artış gözlemlenirken Türkiye’de bu oran yüzde 154’e ulaşmış durumda. Pek çok Avrupa ülkesinde 2030’a kadar yollara elektrikli araçların hakim olması ve şarj istasyonlarının sayısının buna uygun olarak artırılması planlanıyor. Pek çok hükümet de karbon nötr hedefleri doğrultusunda altaernatif yakıtlı araçları ve özellikle alternatif yakıtlı olanları desteklemeye devam ediyor.
 
Otokar’ın elektrikli araçları
Otokar; çevre dostu, sıfır emisyonlu, yüzde 100 elektrikli otobüs ailesiyle öne çıkıyor. Farklı güzergahlar için farklı kapasiteli elektrikli araçlar sunarak hem daha iyi bir geleceğe önayak oluyor hem de işletme maliyetlerinin azaltılmasını destekliyor. Otokar’ın toplu taşımacılık tecrübesi, alternatif yakıtlar konusundaki bilgi birikimi ve mühendislik kabiliyetiyle geleceğin beklentilerine odaklanan ideal ürün ailesinde 6, 12 ve 19 metrelik araçlar bulunuyor.
 
e-Kent: Daha temiz bir çevre, daha sessiz trafik, daha düşük işletme maliyetleri ve daha yüksek verimlilik sağlamak hedefiyle tasarlanan şehir içi otobüs e-Kent, tam şarjla topografya ve kullanım profiline bağlı olarak 300 kilometrenin üzerinde menzil sunabiliyor.
 
e-Kent Körüklü: Sıfır emisyon değeri ve sessiz sürüş imkanı, dinamik, özgün dış hatları ve geleceği yansıtan tasarımıyla e-Kent Körüklü, şehirlerin parlayan yıldızı olarak öne çıkıyor.
 
e-Centro: Şehrin sessiz, çevreci ve güçlü kahramanı e-Centro, sıfır emisyon değeri ve sessiz sürüş imkanıyla şehirlerin yeni gözdesi olmaya aday.